1 Mart 2010 Pazartesi

İZMİR 8 MART KADIN PLATFORMU BASIN BÜLTENİ




8 MART HAFTASI İZMİR ETKİNLİK PROGRAMI
1 MART PAZARTESİ:
Saat:12.30’da Eski Sümerbank Önünde, cezaevlerinde tutulan kadınlarla ilgili basın açıklaması ve kart gönderme eylemi.
1 MART PAZARTESİ:
Saat:19.00’da Buca Forbes’te kadın yürüyüşü.
3 MART ÇARŞAMBA:
Saat: 18.00’de Tepecik’te Ayrımcılığa Karşı Kadın Dayanışması. Buluşma saati ve yeri: 17.30 İzmir Büyükşehir Belediyesi önü.
4 MART PERŞEMBE:
Saat: 16.30’da MKM’de “Barış ve Kürt Sorunu” konulu bir panel düzenlenecek. Panele konuşmacı olarak Melek GÖREGENLİ, Hatice ÇOBAN ve Mizgin IRGAT katılacaklar.
5 MART CUMA:
Tüm gün Güzeltepe’de, Çiğli Kadın Danışma Merkezi’nin güçlendirilmesi talebiyle imza masası açılacak. Ayrıca burada ve başka yerlerde yoksulluk ve kadın emeği temalı bildiri dağıtımı yapılacak.
6 MART CUMARTESİ:
Saat: 14.00’te İzmir Sanat Merkezinde, 8 Mart Kadın Platformu’nun katkılarıyla “Nigar” isimli dans gösterimi yapılacak.
6 MART CUMARTESİ:
Saat: 15.00’te Çiğli Organize Sanayide Belediye Meclis Salonunda kadın işçilerle birlikte, “Yoksulluk ve Kadın Emeği” konulu sinevizyon gösterimi ve söyleşi yapılacak. MKM’nin müzik grubu da bu etkinlikte bir müzik dinletisi yapacak.
7 MART PAZAR:

Büyük Kadın Buluşması Konak Meydanında... Saat. 13.00’de başlayarak şenliklerle sürecek.
Toplanma ve yürüyüş için yer ve saat: Cumhuriyet Meydanı ve BDP binası önünde Saat. 12:00’de toplanılarak Konak Meydanına yürünecek.
8 MART PAZARTESİ:
Saat: 18.00’de MMO Tepekule Kongre ve Sergi Merkezinde Aksu BORA, Oya COŞKUN ve Sevgi BİNBİR’in katılacağı “Kadın Özgürlük Mücadelesinin Dünü / Bugünü” konulu söyleşi var.
Saat 20.30’da "Makina Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Halk Müziği Korosu" tarafından "Anadolu'nun Renkli Taşları" isimli konser verilecek.
İZMİR 8 MART KADIN PLATFORMU
Bağımsız Kadın İnisiyatifi,
Çiğli Evka 2 Kadın Kültür Evi (ÇEKEV),
Demokratik Özgür Kadın Hareketi,
İzmir Kadın Dayanışma Derneği,
İzmir Amargi,
Kadın Emeği Kolektifi,
Sosyalist Feminist Kolektif,
Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şubesi,
Emekçi Hareket Partili Kadınlar,
Emekçi Kadınlar Derneği,
Emek Partisi,
Ezilenlerin Sosyalist Platformu Sosyalist Kadın Meclisleri,
Halkevci Kadınlar,
İnsan Hakları Derneği,
İmece-Der,
KESK Kadın Platformu,
Özgürlük ve Dayanışma Partisi,
Öğrenci Kolektifleri,
Özgürlükçü Sol Hareket,
Sosyalist Demokrasi Partili Kadınlar,
Tekstil-Sen,
TMMOB İKK Kadın Çalışma Grubu,
Uluslararası Af Örgütü

10 Ocak 2010 Pazar

Şiddete Karşı İzmir Kadın Koordinasyonu Kuruluş Deklarasyonu



Kadınlara, LGBTT bireylere, çocuklara ve dahi kimi zaman erkeklere yönelen eril şiddet, dünyanın her tarafını cehenneme çeviriyor. Ev içinde, sokakta, okulda, kışlada, şehir meydanlarında, mecliste ve tüm kamu kurumlarında katman katman ayrımcılık ve şiddet, iliklerimize kadar her birimizi katmer katmer sömürmeye devam ediyor.

Kamuoyuna “modern” “Avrupai” bir kent olarak lanse edilen İzmir de bu şiddet sarmalının çoğu zaman baş “aktörü” olarak yerini alıyor.

Kadın ve LGBTT cinayetleri, tecavüz, ev içi şiddet, gözaltında taciz, işkence ve linç olayları ile sonlandırdığımız 2009 yılı, gerek Türkiye gerekse İzmir için 2010 yılında da aynı karanlık dehlizin bizleri beklediği konusunda gerekli ipuçlarını sunuyor.

2009 yılında yapılan bir araştırmaya göre Türkiye’deki kadınların, % 39’u yaşamları boyunca fiziksel şiddete uğramış. Boşanmış ya da ayrı yaşayan kadınlarda bu oran %73… Yine Türkiye’deki kadınların %15’i yaşamları boyunca cinsel şiddete, % 44’ü duygusal şiddete, %23’ü ekonomik şiddete ve % 18’i de eş dışındakilerin şiddetine maruz kalmış. Bianet’in verilerine göre 1 Ocak 2009 – 30 Kasım 2009 tarihleri arasında ev içi şiddet, namus, cinsel saldırı ve diğer nedenlerle; 41 kadın yaralanmış, 228 kişi hayatını kaybetmiş. Yine bu tarihler arasında cinsel taciz ve tecavüze uğrayan kadınların sayısı 173... Rakamlar, aynı dönem içinde Ege Bölgesi’nde yaşanan şiddet olaylarının Türkiye ortalamasının altında olduğunu düşünenlerin yanıldığını söylüyor. Çünkü aynı verilere göre ölümlü vakalardan % 12’si, taciz / tecavüz vakalarının % 10’u, yaralama olaylarının ise % 19,5’i Ege Bölgesi’nde gerçekleşmiş. Ege Bölgesi’nde gerçekleşen şiddet olaylarının neredeyse tamamına yakını ise İzmir merkez ve ilçelerinde vuku bulmuş.

Tüm bu olaylar basında “Aşk Cinayeti” “Kıskançlık Dehşeti” gibi failleri aklayan, mağdurları suçlayan ifadelerle yer aldı.

Yaşanan şiddet olaylarının failler yönünden gerekçeleri ise muhtelif: “Namusumu temizledim, kıskandım, çok sevdim alamadım, ütülü gömlek istedim, acıktım yemek bulamadım, yemek buldum beğenemedim, sevişemedim, seviştim tatmin olamadım, susturamadım, konuşturamadım, güldüremedim, durduramadım, sarhoştum, ayılamadım…”

Oysa yaşanan şiddet olaylarının biz kadınlar açısından açık bir sebebi var: Ataerkil sömürü düzeni. Bundan başka bir sebep aramak bizce anlamsız… Biz kadınlar, dünyadaki tüm kadınlar gibi mevcut sistemin herkesçe görülen araçlarının sömürüsüne, herkesçe bilinen yöntemlerle maruz kaldığımızı çünkü dünya nüfusunun yarısını oluşturan bir kesimi zapturapt altına almanın şiddetten başka bir yöntemle mümkün olmadığını biliyoruz. Bedenlerimiz ve zihinlerimiz denetim altına alınmadan, mevcut ekonomik ve toplumsal düzenin her sabah yeniden ve yeniden üretilmesinin sağlanamayacağını görüyoruz.

Bu yüzden, üzerinde bize cehennem azabı çektirilen dünyayla aramıza, kendi eserlerimiz olan bembeyaz masa örtüleri, tertemiz fayanslar, gürbüz çocuklar, şiddet, yoksulluk ve yoksunluk yığarak gerçekleri görmemize engel olabileceklerini zannedenler fena halde yanılmaktadır.

Biz kadınlar bu yanılgıyı bir kez daha görmek ve göstermek için bir araya geldik. Diyarbakır’da bir kadının polisin tacizine maruz kalması üzerine yaptığımız bir basın toplantısının ardından güçlerimizi birleştirmeye karar verdik ve “Şiddete Karşı İzmir Kadın Koordinasyonu”nu oluşturduk.

Koordinasyonumuz kurumsal ve bireysel düzeyde katılım ve katkılarla kuruldu ve aynı esasla çalışmaya başladı. 13 Eylül 2009 tarihinde yaptığımız bir toplantı ile çalışma ilkelerimizi ve işleyişimizi belirledik. O gün üzerinde anlaştığımız ilkeler uyarınca Koordinasyon; cinsiyet ve cinsel yönelim nedeniyle uygulanan her turlu eril şiddete karsı mücadele eder, konsensüsle karar alır, eril ve yargılayıcı bir dil kullanmaz, her turlu ayrımcılığa, ırkçılığa ve cinsiyetçiliğe karşı çıkar. Koordinasyon, gönüllülük temelinde çalışır ve her katılımcının ister kurum temsilcisi olsun ister bireysel katılımcı olsun söz hakkı vardır. Komisyonlar kendi alanları ile ilgili çalışma yürütür ve koordinasyonun genel toplamına bilgi verir. İsteyen kişi ve kurum istediği komisyonda çalışabilir.

Amacımız zaten mevcut olan eylem birlikteliklerinin ve diğer platformların yerine geçmek, onlara alternatif olmak değildir. Tam tersine Koordinasyon, diğer oluşumların yapacağı/yapması gereken işleri yapmaz, bu oluşumlara katkı sunar. Koordinasyonun kurulmasından murat edilen, İzmir’in şiddet haritasını çıkarmak, veri toplamak, raporlama faaliyeti yürütmek, alanda çalışan kadınların eksiklik hissettiği alanlarda eğitim ve atölye çalışmaları yapmak, kurum ve kişilerin birbirlerinden haberdar olmalarını sağlamak ve olanakları birleştirmektir. Yanı sıra kamu kurumları üzerinde örgütlü bir basınç yaratmak ve yapılan yasal değişiklikleri izlemek de amaçlarımız arasındadır. Esasen kadınlar ve kadın kurumları arasındaki örgütsüzlüğü aşmak için gerekli araçları üretmek ve gündelik veya süreğen meselelerle ilgili politika üretilebilmesi için gerekli teorik birikimi ve uygun tartışma zeminini yaratabilmektir.

Koordinasyon fikri, özü itibariyle kadın dayanışmasının güçlendirilmesine duyulan isteğe dayanır. Bu nedenle olabildiğince çok kadın örgütü ve kadının katılımıyla zenginleşeceğine inandığımız bir çeşitlilikle hayata gözlerini açmaktadır.

Bu nedenle Koordinasyon’un ilke ve amaçlarını benimseyen tüm kadınları ve kadın örgütlerini bu birlikteliğe davet ediyoruz. Gelin dünya ile aramıza dikilen engelleri aşmanın yollarını birlikte arayalım.





ŞİDDETE KARŞI İZMİR KADIN KOORDİNASYONU

İzmir Amargi, İzmir Kadın Dayanışma Derneği, Bağımsız Kadın İnisiyatifi, Çiğli Kadın Kültür Evi, Emekçi Kadınlar Derneği, Kadın Yazarlar Derneği, ÇHD İzmir Cinsiyetçilik ve Cinsel Yönelim Ayrımcılığına Karşı Çalışma Grubu, İnsan Hakları Derneği, Emek Partisi, Sosyalist Demokrasi Partisi, Özgürlükçü Sol Hareket, Emekçi Hareket Partili Kadınlar, Barış ve Demokrasi Partisi İl Kadın Meclisi, Özgürlük ve Dayanışma Partisi, Buca Evka 1 Kadın Kültür ve Dayanışma Evi, Bağımsız Feministler

28 Aralık 2009 Pazartesi

aralık ayı ayakkabı eylemimiz

İşleyiş

1-Yeni katılan her kadın grup çalışması ve farkındalık sürecinden geçer.
2-Herkesin eşit söz hakkı vardır.
3-Grup içi iletişimde katılımcıların birbirini yargılamaması esastır.
4-Kararlar, konsensüs yöntemi ile alınır.
5-Çalışmalarını şiddetsiz yöntemlerle yürütür.
6-Gönüllülük esasıyla çalışır.
7-BKİ’den kişisel ya da politik nedenle ayrılan herkes gerekçesini grupla paylaşma yükümlülüğündedir.
8-İç işleyişinde hiyerarşiyi sorgular ve reddeder.

İlkelerimiz

1-Ataerkil sisteme karşı feminist bakış açısı ile mücadele eder.Bir bütün olarak sistemi ve bireysel tutumları değiştirmek için politik faaliyet yürütür.
2-Bağımsız kadın örgütüdür.Devletten siyasi partilerden ve her türlü siyasi organizasyonlardan örgütsel ve ideolojik olarak bağımsızdır.
3-Savaşa, şiddete ve ayrımcılığa karşıdır.
Bki katılımcısı kadınlar “savaş” karşıtlığı konusunda farklı yaklaşımlara sahiptir.
Kadına yönelik şiddete karşı mücadele yürütür.Dil, din, etnik köken, cinsiyet, cinsel yönelim, sınıfsal konum vb.her türlü ayrımcılığa karşıdır.
4-Kapitalizme, faşizme ve militarizme karşıdır.
5-AB ve benzeri sermayenin küresel dolaşımına hizmet eden kuruluşlarınca finanse edilen projeleri hazırlamaz ve yapmaz.

26 Aralık 2009 Cumartesi

BİZ KİMİZ

İzmir'de feminist politika üretmeye çalışan bir kadın örgütüyüz..çok yakında yayındayız :)